Nöbet Eylemi İfade ve Karar Örneği Özel

Nöbet Sorumluluğu Fazla Mesai Olarak Tanımlanarak Ücretlendirilmeli ve Her Türlü Ek Ödeme Temel Ücrete Yansıtılmalıdır! Taleplerimiz Yerine Getirilinceye Dek Nöbet Tutmuyoruz!

İfade Örnekleri

NÖBET EYLEMİ Üye olanlar için ifade örneği

NÖBET EYLEMİ Üye olmayanlar için ifade örneği

MYK Karar Örneği

 

Dilekçe Örneği İçin Tıklatın

Nöbet Şerhi

 Üyesi olduğum sendikanın yetkili kurullarınca alınan karara uyarak, nöbet nedeniyle yaşadığımız sıkıntıların düzeltilmesi ve kamuoyunca bilinen bu sıkıntıları yine kamuoyuna anlatarak desteğinin sağlanması amacıyla nöbet tutmayacağım; uluslararası sözleşmelerle ve iç hukuk kurallarıyla güvence altına alınan sendikal hakkımı kullanacağım. Danıştay ve idare mahkemeleri, göreve gelmeme biçiminde gerçekleştirilen sendikal eylemleri yerleşik hale gelen kararlarıyla haklı bir özür olarak görmektedir. Sendikanın yetkili kurullarında alınan karar uyarınca gerçekleştirilen nöbet tutmama eyleminin de bu kapsamda değerlendirilmesi gerektiği şerhiyle yazıyı imzalıyorum.

 

Bilindiği üzere yönetici ve öğretmenlere verilen nöbet görevi fazla mesai kapsamında değerlendirilmemekte, nöbetlerde uyulması gereken esaslar fiilen okul idarecilerinin inisiyatifine bırakılarak öğretmenler mağdur edilmektedir.

Her ne kadar nöbet görevi nedeniyle eğitim emekçileri ciddi sorunlarla karşı karşıya bırakılsa da söz konusu görevin eğitim-öğretimin bir parçası olması ve öğretmenler tarafından yerine getirilmesi oldukça önemlidir. Bu durumun en önemli nedeni ise öğretmenin, öğrencisini sadece ders sürecinde değil, okulda geçirdiği süre zarfında ruhsal ve bedensel olarak izleyebilmesi, öğrencinin ayrımcı, şiddet içeren, ötekileştirici, baskıcı kimi davranışlarına karşı yol gösterici olabilmesinde yatmaktadır.

İkinci bir neden ise öğretmenlerin nöbet görevinden çekilmesi halinde okulların polis, "koruma memuru" ya da taşeronlaştırma politikaları kapsamında taşeron işçilere ya da güvenlik görevlilerine açılacak olmasıdır. Bu nedenledir ki "okullarda yaşanan şiddete şiddetle karşı çıkmak" gibi bir yaklaşım kimi sorunların çözümünü değil, derinleşmesini beraberinde getirecektir.

Ancak altını çizerek belirtmek gerekir ki hali hazırdaki uygulama, öğretmene ciddi sorumluluklar yükleyen nöbet görevi karşısında öğretmenin haklarını yok saymaktadır! Nöbet görevi, her ne kadar Milli Eğitim ile ilgili yasalarda tanımlanmasa da çıkarılan yönetmeliklere eklenen birer madde ile yönetici ve öğretmene bu sorumluluk yüklenmektedir. Dolayısıyla nöbetlerde uyulması gereken esaslar, öğretmenler kurulunda görüşülmekte; ancak fiilen okul yönetiminin inisiyatifine devredilmektedir. Sonuç olarak, öğretmenleri cezai ve disiplin işlemleriyle karşı karşıya bırakabilen bir alanda, öğretmenlerin haklarının ve sorumluluklarının net olarak tanımlanmaması en başta öğretmenleri ciddi bir baskı altında bırakmaktadır. 

MEB ise öğretmene böylesine ciddi bir sorumluluk yükleyen görev süresince öğretmenlerin haklarını ve sorumluluklarını tanımlamamakta ve bu görevi "fazla mesai" kapsamında değerlendirmemekteki ısrarını sürdürmektedir. Dolayısıyla eğitim emekçilerine yüklenen bu sorumluluğun maddi bir karşılığı da bulunmamakta ve angaryaya dönüştürülmektedir. 

08.12.2014 tarihinde Milli Eğitim Bakanlığı`na resmi bir yazı ileterek bu konulardaki görüşlerimizi ve taleplerimizi iletmemize rağmen, Bakanlığın konuyla ilgili sorunları çözecek bir adım atmaması, öğretmenlerin Bakanlık nezdindeki değerini de göstermektedir. Kaldı ki fiilen yerine getirilen nöbet görevi karşılığında, nöbet tutulan her gün için 4 saat ek ders ücreti ödenmesi ve bu görevler dahil öğretmenlere birim ders saat içinde ödenen ek ders ücretlerinin artırılması, Kamu Personeli Danışma Kurulu (KPDK) Toplantısında görüşülmüşse de henüz bir sonuç doğurmamıştır.

Konuyla ilgili olarak üç maymunu oynayan MEB`e ve sorunun çözümüne değil de sendikamızı karalamaya yönelenlere karşı, sendikamız Eğitim Sen`in konuya ilişkin taleplerinin bir kez daha altını çizmek istiyoruz:

· Öncelikle nöbet hizmetinin ortak-yasal bir zemine dayandırılması ve uygulamadaki farklılıklara son verilmesi gerekmektedir. Bu sayede öğretmenlerimiz her türden eğitim kademesinde sadece bir uygulamayı esas alarak nöbet hizmeti verecek ve yöneticilerin kişisel inisiyatif kullanmalarından kaynaklı farklı uygulamalar sona erecektir.

· Nöbet görevleri en fazla haftada bir gün olmak üzere, Yönetmeliklere koşulları belirlenmiş bütün öğretmenlere eşit olarak dağıtılmalıdır.

· Öğretmenlerin nöbetçi oldukları günlerde ders ve diğer görevleri azaltılmalı, öğretmenin nöbeti sırasında dinlenecek zaman ve mekan yaratılmalıdır.

· Ek ders ücretleri günün koşullarına göre uyarlanmalı, her türlü ek ödeme temel ücrete yansıtılmalıdır.

· Diğer meslek gruplarında nöbet hizmeti "Fazla Mesai" olarak kabul görmekte ve bunun için ek bir ücret ödemesi yapılmaktadır. Öğretmenlere nöbet hizmetleri için herhangi bir ek ücret ödemesinin yapılmaması Anayasa`nın 10. maddesinde düzenlenen eşitlik ilkesine aykırı olduğundan; nöbet hizmeti angarya olmaktan çıkarılıp "fazla mesai" olarak kabul edilmeli ve 4 saat ek ders ücreti ödenmelidir. Ayrıca ek ders ücretleri iki katına çıkarılmalıdır. 

Taleplerimiz karşılanmadığı sürece nöbet görevi nedeniyle karşılaşılan sorunlara kalıcı çözüm üretilemeyecek ve yeni, daha yakıcı sorunlarla eğitim emekçileri karşı karşıya bırakılacaktır. Bu nedenlerle 9 Şubat 2015 tarihinde tüm iş yerlerinde nöbetlerin fazla mesai olarak kabul edilmesini ve ücretlendirilmesini talep eden dilekçelerimiz okul / kurum müdürlüklerine verilecek, öğretmenler kurulu toplantılarında konuya bakışımızı anlatan bildiriler okunacak ve taleplerimiz yerine gelinceye dek nöbet tutulmayacaktır.

Okunma 6240 defa Son Düzenlenme Pazartesi, 08 Kasım 2021 10:19